GS olarak geçtiğimiz sınavlar var. Yadsınamaz. Kim yalaka, kim maşa, kim tepkili hepsini görüyoruz. Ama önce ben niye yuhaladım, ondan başlayayım.
Adnan Polat'ı yuhalamadım. Stad açılışıdır, yönetim hatalarının konuşulacağı bir an değil o an. Bambaşka bir şey. Ama Recep Tayyip Erdoğan'ı avazım çıktığı kadar yuhaladım. Bunu da Galatasaraylı kimliğimle yapmadım. Her tepkiyi copla, korumayla, yasayla, polisle bastıran, özgürlükleri mazluma kalkan değil kendine kılıç gibi kullanan başbakanı, bir Türkiye vatandaşı olarak yuhaladım. Fırsatını her bulduğumda da yuhalarım. O stadda organize hiç bir şey olmadığına, yuhalayan onbinlerin (100-200 diil) benimle aynı mantıkla yuhaladığına da inanıyorum. Daha doğrusu umuyorum.
Peki basit bir politik protestodan daha önemli yapan şey nedir bu yaşananları? Niye destekleyen bu kadar destekliyor, aşağılayan bu kadar nefret ediyor?
(Cevaplar benim düşüncem ama burası da benim platformum) Çünkü benim politik olarak aklımın başında olduğu 10 yıllık zaman diliminde açık görüşlü bir sürü insan görsem de yaptırımı olan otoriteye karşı taşsız sopasız bir fikir savunulduğunu ve bunu kendi başına gelecekleri düşünmeden, toplumun iyiliği adına, kendinden fedakarlık yaparak (bu durumda belki kombinesinden olarak veya karakola alınarak) protestosunu devam ettiren bir durum görmemiştim. Hem de canlı yayında. Bu, başka yöne çekilemeyecek, görmezden gelinemeyecek bir tokattır. Kişisel çıkarın toplu hareketten üstün görüldüğü şark zihniyetinden bir kopuş, Fransızvari devrimciliktir abartmak gerekirse. O yüzden alakalı alakasız herkes (mesela bugün Trabzon'un belediye başkanları, ne alakaysa) Başbakan'a yalakalık yapıyor. Çünkü bu tokat izi, geri döndürülemez. Bir Galatasaraylı olarak, UEFA Kupasını aldığım gün kadar tebrik alıyorum diğer takım taraftarlarından.
Bu pazar Sivasspor maçı var. Ben, kimseyle konuşmadan veya organize olmadan, protestomu devam ettiricem. Eminim ki binlerce insan da öyle yapacak. Ve bu bastırılmaya çalışılan protestolar yeterli bir süre dayanırsa, aynı düşüncede olan ama şu ana kadar korktuğundan bunu sölemeyen veya sesini yükseltemeyenler de yükseltecektir. Önemli olan tehdite karşı, güce karşı yılmamak ve devam etmek. O zaman da demokrasi, bir staddan, bir arenadan yayılır Türkiye'ye. Bunun Galatasaray stadı olması benim için önemli değil. RTE'yi kendi silahıyla vuralım o zaman: Durmak Yok Protestoya Devam!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder